24 TEMMUZ GAZETECİLER VE BASIN 'BAYRAMI'...

Basında sansürün kaldırılışının bir yıl dönümü daha "kutlu” olamıyor…

Bizler değil basın ve gazetecilik adına bir bayram kutlamak; her geçen gün gazetecilerin, yazarların, çizerlerin daha çok kaybedildiği günleri yaşıyoruz…

Bizler değil sansürün kaldırılışını kutlamak; sansürün yaşadığımız her alana derinlemesine işlediği günleri yaşıyoruz.

Bizler değil sadece gazetecilerin; kendilerini medya aracılığıyla ifade etmeye çalışan her kesimden insanın susturulduğu, soruşturulduğu karanlık günlere uyanıyoruz.

Bizler düşüncelerin sindirildiği, düşüncenin yasak eylem olarak nitelendirildiği, ifade edilemeyen, yazılamayan çizilemeyen bir öncekinden daha baskıcı günleri karşılıyoruz.

Bizler çok sesliliğimizi yitirip, tek sesliliğin içinde boğulmaya bırakılıyoruz…

Ve bizler basına yönelik şiddetin her türlüsüne tanık oluyoruz… 

Ne yazık ki basın emekçileri bu düzende;

Kimi zaman can veren, kimi zaman özgürlüğünü yitiren, 

Kitlesel halde işten atılan, hakları bir bir elinden alınan ve örgütlü mücadelesi engellenen,

Her geçen gün daha da kutuplaştırılan, tekdüze düşünmeyince ötekileştirilen,

İnsanlığı derinden sarsan olayları dahi dile getiremeyen, ya sansürle baskılanan ya da haber alma özgürlüğü adına görevini yerine getiremeye çalışırken hedef gösterilen, suçlu ilan edilen 

oldukça karanlık bir tablonun birer öznesi haline getiriliyor…

Kısaca özgürleşemiyor, özgürleştiremiyorlar…

Bir sonraki bayramın gerçekten bayram olması için bu düzene bir son verilmesi dileğiyle, basın emekçilerimizin bayramını kutluyor, kaybettiklerimizin anıları önünde saygıyla eğiliyoruz…