Taşeron İşçisinin İşçilik Haklarından Esas İşveren de Sorumludur

Merhaba Hüseyin Bey, Ben 10.06.1967 doğumluyum 01.01.1993 sigorta girişliyim. 3.679 gün ödenmiş primim var. Çocuklarım sigorta girişi öncesi doğdu. Biri 32.01.1988 diğeri 23.06.1989 doğumlu. Birde 1996 ve 2000yıllannda bir hazır giyim şirketinde çalıştım. Ancak 5 yılda sadece 1,5 yıl prim ödenmiş. Acaba dava açsam, kazanır mıyım? Çok teşekkürler. -N.A.
Merhaba Sayın Okuyucumuz, Emeklilik şartlarınız 49 yaş, 20 yıl ve 5.600 gündür. Bu durumda kalan eksik gün sayınız 1.921 gün. Ayrıca yaşınız da dolmamış. Sigorta başlangıcından önce doğum yaptığınız için, doğum borçlanmasından yararlanamazsınız. Sigortasız çalıştırıldığınız dönemle ilgili olarak hizmet tespiti davası açabilirsiniz. Girişiniz yapıldığı için, zaman aşımı söz konusu değil. Davayı kazanırsanız, 3,5 yıl sigortasız çalıştırıldığınız dönemi de geri kazanmış olursunuz. Davanın kazanılıp kazanılamayacağı konusunu bir avukatla birlikte değerlendirmelisiniz. İyi günler.

-İyi Günler Hüseyin Bey, Ben yedi yıldır hastanede özel güvenlik görevlisi olarak çalışmaktayım. Bu süre içinde iki firma değişti ve tazminat vermediler. Aynca bizi hastane dışında da çalıştırdılar ve ücretimizi vermediler. Gözümüzü korkutmak amacıyla senet imzalattılar. Biz şikâyetçi olunca, senetleri geri verdiler; hepsinin belgesi vardır. Bu ay sonunda firma yine değişiyor. Ben tek taraflı olarak sözleşmemi fesih edebilir miyim, tazminat alabilir miyim? Saygılar. Ö. G. 
-Merhaba Sayın Okuyucumuz, Sorunuz, bu köşede sürekli gündeme getirdiğimiz ve sorunlarından söz ettiğimiz taşeron işçilerin sorunlannı bir kez daha ortaya koyabilmek bakımından iyi bir örnek teşkil ediyor. Öncelikle sizin sorunuzla ilgili olarak muhatabınız olan üç kuruluş var. Birincisi: esas işveren olan hastanedir. İkincisi: sizi ilk çalıştıran alt işveren, üçüncüsü ise: işi daha sonra devralan ve sizi çalıştırmaya devam eden ikinci alt işverendir. Siz; alt işveren kuruluşlar değiştikçe, yeni gelen kuruluşla çalışmaya ve bu hastaneye hizmet vermeye devam ediyorsunuz. Bu arada işi devir eden kuruluşlar size kıdeminizi ödemiyor. Aslında olması gereken; işi devreden kuruluşun size aynlırken kıdem tazminatınızı ödemesidir. Çünkü; işi bırakmalanyla birlikte, onlarla iş ilişkiniz sona eriyor. Bu durumda, işveren işçilerinin tüm haklarını ödeyip, onlarla bu şekilde vedalaşmalıdır. Tabii ki, kıdemleri işi devreden işveren ile devralan arasında bir protokolle, devralan yeni işveren de üstlenebilir. Ancak bu durumdan sizi haberdar etmelidirler. Şimdi işi devir alan üçüncü bir işverenden söz ediyorsunuz ve bu firma ile çalışmak istemediğinizi, işten ayrılırsanız kıdem tazminatını alıp alamayacağınızı soruyorsunuz. Bunun yanıtı da şöyle: bir iş ilişkisinde işverenin değişmesi yeni (devralan) işveren sizi işten çıkarmadıkça, iş ilişkisini sona erdirmez. Yani, bir başka deyişle; işverenin değişmesi size tek başına işten ayrılıp kıdem tazminatı talep etme hakkı doğurmaz. Ancak yeni işveren sizinle çalışmak istemezse ve/veya size eskisinden çok farklı olumsuz koşullar dayatırsa (işyeri değişikliği, ücretten indirim, pozisyon değişikliği vb) siz bu koşullan kabul etmeyip, 'haklı nedenle' iş sözleşmenizi sona erdirebilirsiniz. Bu durumda da kıdem tazminatına hak kazanırsınız. Bu arada, sizin kıdem tazminatınızdan sizi bu güne kadar çalıştıran her iki işveren de, kendi çalıştırdıktan dönemle ilgili olarak sorumludur. Ayrıca, esas işverenle alt işverenin birlikte sorumluluğu çerçevesinde, işçilik haklannızdan (ücret, fazla mesai, izin hakkı, kıdem tazminatı vb) müteselsilen esas işveren de sorumludur. Yani; bir dava söz konusu olduğunda, bu davada asıl işveren olan hastaneye de husumet yürütmek gerekmektedir. İyi günler 
 
Hüseyin İrfan Fırat
 
Kaynak: Yurt Gazetesi
Son 10 Emeğin Gündemi