Sendikamız Genel Başkanı Savaş Nigar'ın da aralarında bulunduğu Türk-İş Başkanlar Kurulu, 19.10.2023 tarihinde Türk-İş Genel Merkezi'nde toplanmış; toplantının ardından bir bildiri yayınlanmıştır:
"TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu 24. Çalışma Dönemi Onaltıncı Toplantısı 19 Ekim 2023 Perşembe günü Ankara’da Konfederasyon Genel Merkezinde yapılmış, gündemindeki konular yanı sıra özelikle Gazze’de meydana gelen insanlık dışı gelişmeleri değerlendirerek aşağıdaki hususların duyurulmasına karar vermiştir:
1-) 7 Ekim 2023 Cumartesi başlayan olaylar, TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu tarafından kaygıyla izlenmektedir. Neredeyse ikinci haftasını geride bırakan olaylarda, çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu dört bine yakın insan yaşamını yitirmiştir.
2-) İstanbul’un on dörtte biri kadar bir alana sahip Gazze Şeridi’nde, yaklaşık iki buçuk milyon kişi ağır bir insani krizle başa çıkmaya çalışmaktadır. Su, elektriğin kesilip, gıda ve temel ihtiyaç maddelerinin Gazze Şeridi’ne girişinin İsrail tarafından engellenmesi, insani krizin boyutlarını derinleştirmektedir.
3-) Okullar, ibadethaneler ve hatta hastanelerin dahi İsrail Savunma Güçleri tarafından hedef haline getirilmesi, savaş kurallarının ihlali anlamına gelmektedir.
4-) TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu, 17 Ekim 2023 Çarşamba gecesi gerçekleştirilen Gazze’deki hastane saldırısını en güçlü şekilde kınamaktadır. Tüm insani değerlerin ötesine geçen bu vahşi eylem, aynı coğrafyada yaşayan insanlar arasında derin ve uzun vadeli toplumsal ayrışmaları beraberinde getirme riski barındırmaktadır.
5-) Harp Zamanında Sivillerin Korunmasına İlişkin 1949 tarihli Cenevre Sözleşmesinin dahi birçok maddesini ihlal anlamına gelecek şekilde sürdürülen İsrail’in askeri operasyonları koşulsuz bir şekilde durdurulmalıdır. BM’nin uluslararası garantörlüğünde iki devletli çözümün bir an önce yaşama geçirilmesi amacıyla gerekli adımlar atılmalıdır.
6-) Ortadoğu’nun en uzun soluklu ve yakıcı meselesi olan Filistin-İsrail Meselesinin diplomatik yollarla çözümü, bölgedeki kalıcı barış ve huzurun tesisi için zaruridir.
7-) Ortadoğu’nun, bebeklerin, çocukların, kadınların, gençlerin yaşamının yok yere yitip gittiği bir coğrafya olmaktan çıkarılması için uluslararası toplumun da aklıselim hareket etmesi şarttır.
8-) İki dünya savaşını tam merkezinde yaşamış ve milyonlarca insanını kaybettikten sonra barış ve huzurun önemini anlamış batılı ülkelerin de Filistin-İsrail Meselesi karşısında dengeli ve hakkaniyetli bir tavır alması şarttır.
9-) Son iki haftada yaşanan tüm gelişmeler, din, dil, ırk, millet ayrımı olmaksızın, en fazla bölgede yaşayan emekçiler ve aileleri üzerinde iyileştirilemez yaralar açmıştır. Her iç savaş, bölgesel çatışma veya savaşta olduğu gibi son iki haftada yaşanan gelişmeler de yine en fazla yaşamını emeğiyle geçinenleri etkilemiştir. Yaşanan zulümden en çok zarar görenler emekçiler ve aileleridir.
10-) Ortadoğu’da kalıcı barış ve huzurun sağlanması için tüm tarafların birbirlerine karşı önyargılarını bir kenara bırakarak derhal harekete geçmesi gerekmektedir.
11-) Uluslararası emek hareketi, yüzeysel basın açıklamalarının ötesine geçen somut adımlar atmalıdır.
12-) Bu insanlık dışı vahşet derhal durdurulmalıdır."